IMF’nin Avrupa Departmanı Danışmanı ve Türkiye Cumhuriyeti Misyon Şefi Jim Walsh, Türkiye’nin 1 Ocak’ta yapılacak bir sonraki zamda enflasyonu körükleyen son asgari ücret artışının tekrarından kaçınması ve bunun yerine nüfusun en yoksul kesimine yönelik destek önlemlerine odaklanması gerektiğini söyledi.
IMF’nin Washington’daki yıllık toplantısı çerçevesinde konuşan Walsh, ardışık enflasyonun hala yüzde 2’nin oldukça üzerinde seyrettiği göz önünde bulundurulduğunda, faiz indiriminden bahsetmenin ‘muhtemelen erken‘ olduğunu söyledi.
Walsh açıklamasında şu cümleleri kaydetti:
Bu yıl böyle bir şey olmamasını umuyoruz. Zira yüksek enflasyona sahip birçok ülkedeki deneyimlerimizden biliyoruz ki, ulusal düzeyde bu şekilde ücret belirleme enflasyon beklentileri için büyük bir çıpadır.
‘Fazla faiz artışı gerekli olabilir’
Yetkililerin yapması gereken bir değiş tokuş var olduğunu ve bunun farkında olduğunun altını çizen Walsh, Ankara’nın bunun yerine düşük gelirli hanelere nakit transferleri yoluyla destek sağlayacak sosyal programlar geliştirmeye ya da düşük ücretle çalışanların gelirlerini artırmaya yardımcı olmak için devlet desteğini daha iyi hedeflemeye odaklanması gerektiğini söyledi.
Walsh konuşmasında ayrıca, finansal koşullar halihazırda sıkılaşmış olsa da, merkez bankasının iletişimini daha da güçlendirmesi gerektiğini ve bankanın 2025 yılı sonuna kadar yüzde 14’lük enflasyon hedefini gerçekten tutturmak istiyorsa daha fazla faiz artışının gerekli olabileceğini söyledi.
Piyasaların hala merkez bankasının faizleri ne zaman düşürmeye başlayacağına dair spekülasyonlarla dolup taştığını dile getiren Walsh, konuşmasını şu cümleler ile sürdürdü:
Merkez bankası sık sık şahin tonda konuşuyor ve ardışık enflasyonun düşüş eğiliminde olduğunu görene kadar faizleri oldukları yerde tutacaklarını söylüyorlar. Ardışık enflasyon hala aylık yüzde 2.5 seviyesinde seyrederken, faiz indiriminden bahsetmek muhtemelen erken olur.
Walsh, sabitlenmemiş enflasyon beklentileri ve büyük enerji ithalat ihtiyaçlarının bir karışımının Türkiye’yi olası enerji şoklarının enflasyona daha hızlı ve daha geniş bir şekilde yansımasına karşı daha savunmasız hale getirdiğini belirttiği konuşmasında, Türkiye’nin yenilenebilir enerji üretimini artırarak buna karşı koyabileceğini dile getirdi.
Walsh, IMF’nin aynı zamanda Türkiye’yi pahalı enerji sübvansiyonlarını daha da azaltmaya teşvik edeceğini ve yoksul hanehalklarını da bunun sonuçlarına karşı koruyacağını belirterek konuşmasını, “Bunu ne kadar erken yaparsanız, sübvansiyon reformundan o kadar çok para tasarruf edersiniz” cümlesiyle tamamladı.
